Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, klasik belediyecilik anlayışını ters yüz eden yenilikçi projeleriyle yalnızca Melikgazi halkının değil, yerel yönetim dinamiklerini yakından takip eden herkesin dikkatini çekiyor. “Mobil Başkan” uygulaması, bu yeniliklerin en çarpıcı örneklerinden biri. Vatandaşla buluşmayı protokol salonlarının duvarları arasında bırakmak yerine, teknik ekibiyle birlikte mahalle mahalle dolaşarak talepleri yerinde dinleyen Başkan Palancıoğlu, belediyeciliği yalnızca bir görev değil, bir “gönül meselesi” olarak ele alıyor. Bu proje, yıllardır “makama gitmek” olarak tanımlanan hizmet anlayışını adeta baş aşağı çevirerek, “makam vatandaşa gitmeli” fikrini pratiğe döküyor. İşte bu yüzden, Melikgazi’de yalnızca asfaltlar değil, gönüller de inşa ediliyor.
Talas Belediyesi’nin “Şeffaf Oda” uygulamasıyla kıyaslandığında, bu yaklaşımın farkı açıkça ortaya çıkıyor. Elbette ki vatandaşların makama gelip birebir dertlerini anlatabildiği bir sistemin varlığı, bir yönetimin şeffaflık anlayışını ortaya koyar. Ancak, “Mobil Başkan” uygulaması, şeffaflığı vatandaşın ayağına kadar götürerek çok daha etkili bir hizmet modelini hayata geçiriyor. Hizmet almak için vatandaş mı makama gitmeli, yoksa makam mı vatandaşa gitmeli? Bu sorunun cevabını Melikgazi halkı zaten çoktan verdi: İnsanların dertlerini yerinde dinleyip çözüm üretmek, gerçek belediyecilik budur.
Başkan Palancıoğlu’nun benimde bir zamanlar okuduğum 50. Yıl Dedeman Ortaokulu’yla ilgili aldığı karar da aynı vizyoner bakış açısını yansıtıyor. Yıllarca eğitim yuvası olarak hizmet veren 7 bin metrekarelik bu alanın, devasa bir park ve çağdaş bir kültür-sanat merkezi olarak yeniden tasarlanması, sadece bir mekân dönüşüm projesi değil; aynı zamanda Melikgazi’nin sosyal ve kültürel geleceğine yapılan dev bir yatırım. Eğitim kurumlarını daha uygun bölgelere daha yüksek derslik kapastesi ile taşıyıp, şehir merkezini kültürle, sanatla ve yeşil alanlarla donatmak, yalnızca bugünü değil, yarını da düşünen bir yönetim anlayışının eseri. Böylesine geniş vizyonlu projeler, bir belediyeyi sıradanlıktan çıkarıp, halkın gözünde gerçek bir “marka” haline getirir.
Palancıoğlu’nun hayata geçirdiği projelere baktığınızda, “proje belediyeciliği” kavramının kitaplara konu olacak bir örneğini görüyorsunuz. Yol, kaldırım, bina yapmakla sınırlı bir hizmet anlayışının çok ötesinde, insan odaklı, insana dokunan, yaşam kalitesini artıran projelerle karşılaşıyorsunuz. Vatandaşın önerilerine kulak veren, dertlerine hızlı çözümler üreten bir liderin farkı burada ortaya çıkıyor. Yönetim dediğiniz şey, yalnızca fiziki şartları değil, insanların hayatını güzelleştirmek için çalışmalı. Mustafa Palancıoğlu işte bu anlayışı hayata geçiriyor.
Şimdi bir an durup şunu düşünmek gerek: Bir belediye başkanından tam olarak ne beklenir? Daha fazla asfalt dökmesi mi, yoksa halkın gönlünü kazanacak adımlar atması mı? İşte burada Palancıoğlu’nun farkı ortaya çıkıyor. Onun projeleri, yalnızca teknik başarılarla değil, insanların hayatlarına kattığı anlamla ölçülüyor. “Mobil Başkan” uygulaması, tam da bu yüzden bir teknolojik yenilikten çok daha fazlası. İnsanlarla doğrudan bağ kurmak, onların ihtiyaçlarına bizzat şahit olmak ve anında çözüm üretmek, modern belediyeciliğin zirvesi olarak görülmeli.
Sözün özü, Melikgazi Belediyesi’nin projeleri ve hizmet anlayışı, yalnızca yerel yönetim standartlarını değil, vatandaşın yönetime bakış açısını da değiştiriyor. Belediye başkanlığı, bir şehri fiziksel olarak inşa etmekten ibaret değildir; gönüllere dokunabilmek, halkın güvenini kazanabilmek ve onları daha güzel bir geleceğe taşımaktır. Başkan Mustafa Palancıoğlu, bu anlayışı Melikgazi’de her geçen gün daha da ileri taşıyor. “Mobil Başkan” uygulamasından kültür-sanat projelerine kadar her adımda, vatandaşın mutluluğunu öncelik alan bir yönetim anlayışıyla karşılaşıyoruz.
Melikgazi’de işler yalnızca iyi gitmekle kalmıyor; aynı zamanda örnek bir model oluşturuluyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki belediyeler için ders niteliğinde olan bu yaklaşım, bir şeyi açıkça gösteriyor: Belediyecilik yalnızca yolları değil, gönülleri de birleştirme sanatıdır. Başkan Palancıoğlu’nun bu sanatta ulaştığı seviyeyi görmemek mümkün değil. Gönüllere dokunan hizmetler, kalıcı izler bırakır. İşte bu yüzden Melikgazi’de ekip ruhu ile yazılan başarı hikâyesi, sadece bugünün değil, yarının da hikâyesidir.