Kibir, insanoğlunun en tehlikeli zaaflarından biridir. Her şeyin sonunu getiren, ilişkileri, sevgiyi, başarıyı ve zenginliği tüketen bir zehirdir. Kibir, güzel olanı çirkin, zengin olanı yoksul hale getirir. “Ben insanım, üstünüm, daha önemliyim” masalı, insanlığın sonunu getirecek bir yanılsamadır.İnsan, kendini doğanın ve evrenin üstünde görme yanılgısına düştüğünde, aslında kendi sonunu hazırlamaktadır. Hiç kimse Allah’ın sistemini ve yarattığı doğanın aklını küçümseyemez. Doğa, insanın kibirli tavırlarına karşı sabırlı gibi görünse de, sonunda intikamını alır. İnsanlık tarihi, kibirli liderlerin ve toplumların çöküş hikayeleriyle doludur.En önemlisi, ekmekle oynamak, insanlara dayatma yapmak, onlara tepeden bakmak büyük bir yanılgıdır. Bu kibirli kişiler şunu bilmelidir ki, hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecek. İnsanlara kötülük eden, adaletsizlik yapan herkes, er ya da geç yaptıklarının bedelini ödeyecektir. Çünkü hayatın ve doğanın işleyişinde bu adalet kaçınılmazdır.Ekmek, sadece fiziki bir ihtiyaç değil, aynı zamanda insanların onurunu ve yaşama sevincini temsil eder. Bir insanın ekmeğiyle oynamak, onun onurunu zedelemek ve yaşam sevincini çalmaktır. Bu tür bir davranış, toplumsal huzuru bozar ve derin yaralar açar.İnsanlık, kibirden uzaklaşıp tevazuya ve şefkate yönelmeli. Kendini doğanın bir parçası olarak görüp, ona saygı duymalı. Ancak bu şekilde, hem bireysel hem de toplumsal olarak gerçek huzur ve mutluluğa ulaşabiliriz.Sonuç olarak, kibir her şeyin sonunu getiren bir ateştir. Bu ateşi söndürmenin yolu, tevazu, saygı ve sevgi ile dolu bir yaşam sürmektir. Unutmayalım ki, hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecek ve doğanın adaleti er ya da geç tecelli edecektir.
Anasayfa
Yazarlar
Mehmet GENÇSOY
Yazı Detayı
Bu yazı 291+ kez okundu.
Kibrin Yok Edici Gücü
Kibir, insanoğlunun en tehlikeli zaaflarından biridir. Her şeyin sonunu getiren, ilişkileri, sevgiyi, başarıyı ve zenginliği tüketen bir zehirdir. Kibir, güzel olanı çirkin, zengin olanı yoksul hale getirir. “Ben insanım, üstünüm, daha önemliyim” masalı, insanlığın sonunu getirecek bir yanılsamadır.İnsan, kendini doğanın ve evrenin üstünde görme yanılgısına düştüğünde, aslında kendi sonunu hazırlamaktadır. Hiç kimse Allah’ın sistemini ve yarattığı doğanın aklını küçümseyemez. Doğa, insanın kibirli tavırlarına karşı sabırlı gibi görünse de, sonunda intikamını alır. İnsanlık tarihi, kibirli liderlerin ve toplumların çöküş hikayeleriyle doludur.En önemlisi, ekmekle oynamak, insanlara dayatma yapmak, onlara tepeden bakmak büyük bir yanılgıdır. Bu kibirli kişiler şunu bilmelidir ki, hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecek. İnsanlara kötülük eden, adaletsizlik yapan herkes, er ya da geç yaptıklarının bedelini ödeyecektir. Çünkü hayatın ve doğanın işleyişinde bu adalet kaçınılmazdır.Ekmek, sadece fiziki bir ihtiyaç değil, aynı zamanda insanların onurunu ve yaşama sevincini temsil eder. Bir insanın ekmeğiyle oynamak, onun onurunu zedelemek ve yaşam sevincini çalmaktır. Bu tür bir davranış, toplumsal huzuru bozar ve derin yaralar açar.İnsanlık, kibirden uzaklaşıp tevazuya ve şefkate yönelmeli. Kendini doğanın bir parçası olarak görüp, ona saygı duymalı. Ancak bu şekilde, hem bireysel hem de toplumsal olarak gerçek huzur ve mutluluğa ulaşabiliriz.Sonuç olarak, kibir her şeyin sonunu getiren bir ateştir. Bu ateşi söndürmenin yolu, tevazu, saygı ve sevgi ile dolu bir yaşam sürmektir. Unutmayalım ki, hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecek ve doğanın adaleti er ya da geç tecelli edecektir.
Ekleme
Tarihi: 24 Temmuz 2024 - Çarşamba

Kibrin Yok Edici Gücü
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.